Melisa Sözen: Hem disiplinliyim hem şanslıyım. // Nazenin Tokuşoğlu // Habertürk // 28 Kasım 2010

Melisa Sözen: Hem disiplinliyim hem şanslıyım. // Nazenin Tokuşoğlu // Habertürk // 28 Kasım 2010

Şimdilerde “Güneydoğu’dan Öyküler-Önce Vatan”da şehit ağabeyinin acısını gazileri tedavi ederek hafifletmeye çalışan Aylin hemşire…

Güneydoğu’dan Öyküler-Önce Vatan bugüne kadar yapılan en hassas dengedeki dizi. Terörü ve asker hikâyelerini evlerimize sokan, tekrarlarının bile ağlattığına şahit olduğum bir yapım. Sadece üç danışmanın asker hassasiyetine dair kontrolleri sağladığı projenin setine bugüne kadar kimse alınmadı. Ben Şırnak Askeri Hastanesi setine girmeyi başardım. Her şey o kadar gerçekti ki… Asker rolündeki oyunculara “Şafak kaç” diyesim geldi. Coştum, yapımcı Arda Mutludoğan’a “Misafir oyuncu olabilir miyim” diye bile sordum. Bu arada hem dizinin başrol oyuncusu hem de önümüzdeki hafta gösterime girecek Av Mevsimi’nin baş kadın oyuncusu Melisa Sözen’le de çekim aralarında sohbet etme şansı buldum.
■ Ağabeyi Güneydoğu’da şehit düşmüş Aylin hemşireye sokakta tepkiler nasıl?
Hiç kötü tepki almadım. Birisi durdurdu, “27 yıldır bu vatana hizmet ediyorum 27 yıllık hakkım helal olsun” dedi, çok duygulandım.
■ Dizide hassas bir denge var. Neticede Türkiye’nin en acı gerçeği terör, Türk askerinin mücadelesi, ilk kez bir dizi filmde hikâyeleşiyor. Bunun yükü ağır mı?
Çok büyük sorumluluk. Şu anda bile ağzımdan çıkan bir cümlenin yanlış algılanmasından korkuyorum. Ben dikkatli bir şekilde oynamaya çalışıyorum. Ekip bu kadar sağlam olmasa çok zor olurdu. Arkamızda Fida Film var, Nefes filmi de aynı ekibin projesiydi. O yüzden huzurluyum.
■ Sizin için ekip çok önemli, doğru mu anlamışım? Hep dev isimlerle oynadınız; Fikret Kuşkan, Nejat İşler, Şener Şen, Cem Yılmaz… Buna dikkat mi ediyorsunuz?
Ekip önemli ama en önemlisi
yönetmen benim için. Sonra da senaryo.
■ En sevdiğiniz yönetmen Derviş Zaim’miş…
“En sevdiklerimden biri” demiştim, öyle algılanmış. Birçok iyi yönetmenle çalıştım kimseyi kırmak istemem.
■ Peki bir yönetmen iyi bir projesi için neden sizi seçer? Bir sürü iyi kadın oyuncu var…
Diğerlerinden daha iyi olduğum için değildir, yönetmenin kafasındaki karakter bana uyuyordur. Mekân seçimi gibi…
■ Peki şımartmaz mı sizi en iyilerin olduğu bir filmde yer
almak?
Şımarmam, daha 25 yaşındayım. Dersimi çalırım, işe vaktinde giderim, hem disiplinliyim hem de şanslıyım… Bu çok önemli…
■ Uluslararası bir projede yer almak ister misiniz? Mesela New York’da Beş Minare’de oynamak ister miydiniz?
Yok böyle bir hayalim. Kötü bir iştir ama uluslararasıdır, neden oynayayım ki…
■ Komedide oynamak aklınızdan geçti mi hiç? Mesela bir Cem Yılmaz komedisi?
Öyle bir teklif gelirse, yapabileceğime inanıyorsam oynamak isterim. Ama bundan, insanları ağlattığım kadar güldürürüm de gibi bir başlık çıksın da istemem.
■ Mutsuz biri misiniz; kahkahanız mı meşhurdur, gözyaşınız mı?
İkisi de ama genel itibarıyla neşeliyimdir, melankolik değilim. Kötü olaylardan çabuk etkilenirim. Evet hüzünlü kadın rolleri üst üste geldi ama hepsi de hayata tutunacak bir şey bulan kadınlar.
■ Ne sizi çok güldürür?
Sakarlıklar, özellikle kendi yaptığım. Bir de ironiye gülerim.

DİLE GETİRİNCE GÜZEL OLMUYOR
■ Aylin hemşire zor bir karakter. Ruh halinizi ne derece etkiledi bu rol?
“Hayatımı değiştirdi” demek için erken. Koşturmacada çok anlamıyorum ama karakter çok etkileyici ve sıra dışı…
■ Aylin’i oynamaya başladıktan sonra normal şartlarda sizi ruhen çökertecek olaylara tepkileriniz değişmeye başladı mı?
Sadece Aylin üzerinden değil; gazeteyi açınca bile hissediyorum bu duyguyu. İnsanlar neler yaşıyor! “Aylin hayatıma girdi böyle oldum” demek istemem, bunlar büyük cümleler. Başkasına komik gelebilir. İçimde yaşıyorum ama dile getirince güzel olmuyor
■ Aylin sürekli kötü haber vermek zorunda kalıyor. Gerçek hayatta ölüm haberi verdiniz mi?
Vermedim, inşallah da vermem.

/ Hakkında Yazılanlar

Share the Post