Geride Kalanlar ve “Onlar!” // Hasan Pulur // Milliyet // 4 Ekim 2001

Geride Kalanlar ve “Onlar!” // Hasan Pulur // Milliyet // 4 Ekim 2001

YA biz anlatamıyoruz, ya “onlar” anlamak istemiyorlar, “anlayamıyorlar” demiyoruz, zira, zeka düzeylerinin, buna layık olmadığını biliyoruz.
Bizim dediğimiz şu…
Türkiye, elbette, teröre karşı açılan mücadelenin yanında yerini almalıdır.
Lakin, bunun hesabı, “Körfez Savaşı”nda olduğu gibi “Bir koyup, üç almak fırsatçılığına” dayandırılmamalıdır.
Üstelik “bir koyup, üç alalım” derken, başımıza gelenleri, biz değil, geçenlerde Türkiye’ye gelen Amerikalı senatör Weldon da söylüyor; bir koyup, üç almayı hayal eden Türkiye, “Körfez Savaşı”ından 30 bin dolar zararla çıkmıştır.

YA biz anlatamıyoruz, ya “onlar” anlamak istemiyorlar, “anlayamıyorlar” demiyoruz, zira, zeka düzeylerinin, buna layık olmadığını biliyoruz.
Bizim dediğimiz şu…
Türkiye, elbette, teröre karşı açılan mücadelenin yanında yerini almalıdır.
Lakin, bunun hesabı, “Körfez Savaşı”nda olduğu gibi “Bir koyup, üç almak fırsatçılığına” dayandırılmamalıdır.
Üstelik “bir koyup, üç alalım” derken, başımıza gelenleri, biz değil, geçenlerde Türkiye’ye gelen Amerikalı senatör Weldon da söylüyor; bir koyup, üç almayı hayal eden Türkiye, “Körfez Savaşı”ından 30 bin dolar zararla çıkmıştır.

ELBETTE, terörle mücadelenin bir faturası olacaktır, ama ileride bu fatura “terör”ün destekçileri ve yardakçıları tarafından, özellikle Avrupalı müttefiklerimiz – ne müttefik ama – tarafından bize dayatılmamalıdır.
15 YILDIR “terör” için söyledikleri, bugün bir bir ortaya çıkan Türkiye’nin, “terörist”e bağımsızlık savaşçısı” diyenlerden dinleyeceği masal yoktur.
Diyelim, Amerika, Usame bin Ladin’i aldı götürdü, Taleban yönetimini yıktı, sonra da çekip gitti…
O zaman ne olacak?
Bizim anlatmak istediğimiz. “onlar”ın da anlamak istemedikleri budur.
Kimdir “onlar”?
HAKAN Evrensel’in “Güneydoğu’dan Öyküler/3” kitabı çıktı:
“Geride kalanlar” (Ümit Yayıncılık).
Hakan Evrensel, Güneydoğu’da savaşmış bir subay…
İlk iki kitabı için şöyle demişiz:
“Güneydoğunun gerçek öyküsü…
Hiçbir devlet, ülkenin bölünmezliği için süren savaşın öyküsünü, milletine DUYURMAMAKTA bu kadar becerikli(!) olamaz.”
HAKAN Evrensel, yazının başından beri, “onlar” dediklerimizin “tarafsızlığı” için, bakın önsözünde ne diyor:
“Bu gibi kişilerin otuz bin insanın canına kıyılırken, on binlerce vücudu ve yüreği yaralı insan geride bırakılırken (tarafsızlık; maskesi) ardında gizlenmeye çalıştıkları artık ortaya çıkmıştır. Bu (tarafsızlar) için kullanılacak birçok sıfat vardır. Tarafsızlığın, terörizmle taraf olmak anlamına geldiğini bilip umursamayanlar ise, bu sıfatlardan en ağırlarına layıktır. Sözlerinin veya yazdıklarının bir terör örgütüne neler kazandırdığının bilincinde olan bu gibiler, bugün gelinen tiraji – komik noktada (masum talepler) gibi görünen (hak edilmiş talepler) için, kendilerine (değer miydi?) sorusunu sormaktan neden korkmaktadırlar?”
EVET, “onlar”, köyler basılıp yaşlı, genç, kadın, erkek, kız, anne demeden, öğretmenleri katledenleri, adeta korurcasına, Beyoğlu’nda “devlet terörüne karşı” yürüyüş yapanlardır.

/ Hakkında Yazılanlar

Share the Post